FIRAT ÜNİVERSİTESİNDE İZ BIRAKANLAR: 1975’ten günümüze rektörlerimiz

0
5

Hazırlayan: Arş. Gör. İlkay Ceren Sönmez

1975-1982: Prof. Dr. Mustafa Temizer
Fırat Üniversitesinin kurucu rektörü Prof. Dr. Mustafa Temizer, 1923’te Elazığ’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Elazığ’da tamamladı. Lise eğitimini bir kısmını Malatya’da, bir kısmını Elazığ’da okuyarak tamamlayan Temizer, 1942 yılında Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesini kazandı. 1947’de mezun olan Temizer, memleketi Elazığ’da veteriner hekim olarak çalışmaya başladı. 1948’de Tarım Bakanlığı Bakteriyoloji Enstitüsü’ne asistan olarak atanan Temizer, 1949’da Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Cerrahi Bölümü’ne asistan olarak girdi. 1954’de doktorluk, 1961’de doçentlik ve 1967 yılında da profesörlük unvanlarını aldı.

1967’de Elazığ’da Ankara Üniversitesine bağlı Veteriner Fakültesinin kurulması için girişimlerde bulundu. 1970 yılında kurulan fakültenin dekanlık makamına seçildi. Fakülte dekanlığı görevini icra ederken Fırat Üniversitesinin kurulması için özverili çalışmalar yaptı. 1971’de Fırat Üniversitesini Kurma ve Geliştirme Komitesi başkanı seçildi. Beş yıllık Veteriner Fakültesi dekanlığı görevinin ardından 1975’te Fırat Üniversitesi rektörü olarak atandı. Yedi yıllık görev süresince Veteriner, Tıp, Fen Edebiyat, Balıkçılık fakülteleri; araştırma ve uygulama çiftlikleri, konut plan projeleri gerçekleştirilmesi ve dinlenme tesislerinin açılmasında büyük rol oynadı.

1982’de Veteriner Fakültesi dekanlığına yeniden atandığı dönemde gelen teklifler üzerine belediye başkanlığı seçimlerine girdi. 1984’ün Mart ayında halkın büyük desteğini alarak Elazığ Belediye Başkanı oldu. Beş yıllık görev süresince birçok su projesi gerçekleştirdi; terminal, ekmek fabrikası, arıtma tesisi, şehir tiyatrosu gibi kamuya yönelik birçok kuruluşun açılmasına öncülük etti.

Fransızca, Almanca, Latince ve İngilizce bilen Temizer’in anesteziyoloji, ortopedi ve cerrahi bilim dallarında yedi adet ders kitabı ve 40 civarında bilimsel yayını mevcuttur. Bilimsel ve sosyal içerikli birçok derneğin başkanlık görevlerini üstlenmiştir ve bütün görevlerini 1998 yılındaki vefatına kadar layıkıyla yerine getirmiştir.

1982-1992: Prof. Dr. Arif Çağlar
Kimya Mühendisliği alanında uzman olan Prof. Dr. Arif Çağlar, 1942’de Adana’nın Kozan ilçesinde doğdu. 1976-1982 yılları arasında Hacettepe Üniversitesinde görev yapan Prof. Dr. Çağlar, 1982’de 39 yaşında Fırat Üniversitesinin ikinci rektörü olarak atandı. Prof. Dr. Çağlar, ekibini üniversiteyi tanıyan kişilerden seçti ve Prof. Dr. Memnune Bildik ile Bahir Özgencil’i rektör yardımcısı olarak görevlendirdi.

Altı profesör, sekiz doçent, 12 yardımcı doçent ile toplam 26 kişiden oluşan akademik kadroyla çalışmaya başladı. Personel sorununu çözmek isteyen Prof. Dr. Çağlar, akademik ve idari kadrosunu artırmak için dönemin Valisi Ömer Haliloğlu ile iş birliği yaptı. Her anlamda üniversitenin gelişmesini isteyen Çağlar, lise mezunu idari personellerini üniversite eğitimine teşvik etmiş, açık öğretim fakültelerine başvurmalarını istemiştir.

Çağlar’ın döneminde Fen Edebiyat Fakültesi ve Teknik Eğitim Fakültesinin inşası tamamlanmış; Tıp Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, Su Ürünleri Yüksekokulu; Fen, Sosyal ve Sağlık Bilimleri Enstitüleri; Bingöl, Tunceli ve Elazığ Meslek Yüksekokulları, Sağlık Hizmetleri ve Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulları ve Fırat Üniversitesi Hastanesi açılmıştır.

Sosyal ve kültürel gelişime de önem veren Çağlar; tiyatro, sinema ve konser etkinlikleri düzenlenmesi için çalışmalar yapmıştır. Konferans ve sempozyumların gerçekleştirilmesinin yanı sıra kütüphane, misafirhane ve sosyal tesislerin gelişiminde de önemli roller oynamıştır. Üniversitenin ağaçlandırma çalışmalarına da önem veren Çağlar, orman mühendisleri istihdam ederek üniversitenin yeşil bir çehre kazanmasına öncülük etmiştir. Akademik ve idari personelin talepleri doğrultusunda kampüs içinde kreş ve anaokulu açmış, üniversite lojmanında ikamet eden çocuklar için ilk, orta ve lise öğrenim düzeylerinde destekler vererek personelleri için çalışmıştır.

Döneminde öğretim elemanı sayısını artırmak isteyen Çağlar, YÖK’e ilettiği bir yazıda şu ifadeleri kullanmıştır: “1416 sayılı kanunla yurtdışına doktoraya giden öğrenciler hep büyük şehirlere -Ankara, İstanbul, İzmir- gidiyorlar; burası da devletin üniversitesi. Siz kurdunuz ve beni de siz görevlendirdiniz. Bunlar devletin imkanları ile doktora yapmış kişiler. Bende bunlardan payımı istiyorum.” Bu cesur çağrı olumlu sonuçlanmış ve neticede yurtdışında doktora yapmış 42 öğretim elemanı üniversitede göreve başlamıştır. Ayrıca Çağlar stratejik kararlar alarak lisans öğrenci kontenjanını azaltmış; ön lisans kontenjanını artırmıştır. Böylece meslek yüksekokullarının gelişmesine katkı sağlamıştır. Hatta o dönemde Elazığ Meslek Yüksekokulu ilk beş yılında Dünya Bankası’ndan 15 milyon dolar destek alarak bilgisayar üreten ilk meslek yüksekokulu olmuştur. Fırat Üniversitesi Araştırma Fonu’nun (FÜNAF) kurulmasıyla da proje ve araştırmaların sayısı artmıştır.

Çağlar’ın döneminde uzaktan eğitimin gerçekleşmesi adına kurulması planlanan televizyonun ilk sinyalleri verilmeye başlanmıştır. Doç. Dr. Asaf Varol’un öncülüğünde 25 Mart 1991’de FÜNAF’a sunulan “Uydu Anteninin Mikrobilgisayarlarla Yönlendirilmesi ve Yayın Aktarımı” konusundaki 56 Numaralı proje kabul edilmiştir. Bu proje ilerleyen yıllarda televizyonun gelişimine katkı sağlamıştır.

1992-2000: Prof. Dr. Eyüp Günay İsbir
Hukuk ve kamu yönetimi alanında uzman olan Prof. Dr. Eyüp Günay İsbir, 1946’da Elazığ’da doğdu. Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eyüp Günay İsbir, 7 Ağustos 1992 yılında Fırat Üniversitesi rektörlüğüne atandı. İlk icraatı Su Ürünleri Meslek Yüksekokulunu fakülteye çevirmek oldu; fakat öncelikli hedeflerinden biri de beden eğitimi spor yüksekokulu açmaktı.

1997’de Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulunun açılmasına öncülük eden İsbir, spora oldukça önem veriyordu. Elazığ 2. Amatör Ligi’nde faaliyet gösteren futbol takımını yeniden yapılandırarak takımın 2. Lig’e yükselmesine vesile oldu. Döneminde futbolun yanı sıra hentbol, badminton, masa tenisi, basketbol, voleybol, boks ve güreş gibi birçok dalda üniversite başarı kazandı.

Döneminde Keban, Sivrice, Kemaliye, Munzur ve Maden Meslek Yüksekokulları, Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu, Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu; İlahiyat Fakültesi, Eğitim Fakültesi, İletişim Fakültesi ve Devlet Konservatuvarı açıldı.

Üniversite Hastanesinin eksikliklerini gidermek için de çalışmalar yapan İsbir, sedye, ameliyat masaları ve birçok tıbbi malzemenin getirilmesini sağladı. Hastanede ameliyathane sayısının da artmasıyla anjiyografi ve açık kalp ameliyatları yapılmaya başlandı. Yoğun bakım üniteleri ve servislerin yenilenmesiyle hastane bölgeye hizmet etmeye başladı.

Fırat TV de 1992 yılında İsbir döneminde yayınlarına başladı. Böylece üniversitenin tüm faaliyetleri kayıt altına alınacak ve yayınlanarak kamuoyu ile paylaşılacaktı. O yıllarda Türkiye’de TRT, Star ve Show TV haricinde yayın yapan televizyon kanalı yoktu. Fırat Televizyonu yerel anlamda ilk karasal yayın yapan televizyon unvanını da kazanmış oldu.

Televizyonun kurulmasıyla İletişim Fakültesinin de temelleri atılmış oldu. Yayın ilkelerini eğitim ve öğretim üzerine kuran Fırat TV, 2 Ekim 1992’den beri yayın hayatını sürdürüyor.

Üniversitenin etki alanı arttıkça doğan konaklama problemi üzerine İsbir, Kredi Yurtlar Kurumu Genel Müdürü’ne Tunceli, Bingöl ve Munzur illerinde öğrenci yurdu açma ricasında bulundu. Yurtların açılmasının ardından yeme içme ihtiyaçlarının giderilmesi amacıyla da 5 bin kişiye hizmet edecek durumda olan Üniversite Evi’ni açtı. Böylece akademik ve idari personelin ihtiyaçları karşılandı. Üniversite Evi açılışına davet edilen dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel et ihtiyacının nasıl karşılandığını sorunca İsbir; “Önceleri Et ve Balık Kurumu’na borcumuz vardı, ödeyemedik. Biz de çareyi kendi çiftliğimizde yetiştirdiğimiz hayvanlarda bulduk. Böylelikle etin temiz, taze olmasını sağladık” cevabını verdi ve Demirel’in takdirini kazandı.

Sosyal ve spor alanlarının inşasına da önem veren İsbir, olimpik spor salonu, çim saha projesi ve sosyal alanların açılışı gibi birçok projeye de öncülük etti. Bugün hala hizmet vermekte olan Mustafa Temizer Konferans Salonu İsbir döneminde açıldı.

Dönemin Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı, Doğu Anadolu Bölgesi’nin kalkınması için Fırat, İnönü, Atatürk, Kafkas ve Yüzüncü Yıl Üniversiteleri öncülüğünde GAP’a benzeyen bir projenin geliştirilmesini istedi. Geliştirilen projenin yürütülmesi için Fırat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsbir koordinatör olarak görevlendirildi. 1998 yılında başlayan DAP projesi 24 ay sürdü ve önemli sonuçlar alındı. Bingöl’de yapılan arıcılık çalışması ile Bingöl’ün Adaklı ilçesinde verilen kurslardan sonra üretilen ve ucuz fiyatla dağıtılan arılı kovanlarla bal üretiminde patlama yaşandı. Eski metruk fabrikaların yem fabrikalarına çevrilmesi ve kanatlı hayvancılığının geliştirilmesi yönünde birçok proje hayata geçirildi.

2000-2004: Prof. Dr. Ahmet Feyzi Bingöl
Fırat Üniversitesinin dördüncü rektörü Prof. Dr. Ahmet Feyzi Bingöl, 1952 yılında Elazığ’da doğdu. Haziran 2000 yılında rektör olarak atandı, aynı yılın Ağustos ayında göreve başladı. Fen Bilimleri Enstitü Müdürlüğü, Teknik Eğitim Fakültesi Dekanlığı ve Mühendislik Fakültesi Dekanlığının ardından Fırat Üniversitesinin 4. rektörü olarak göreve başlayan Prof. Dr. Bingöl, deneyimli bir öğretim üyesidir.

Prof. Dr. Bingöl dönemi başlangıcında üniversitede 94 profesör, 109 doçent, 292 yardımcı doçent, 181 öğretim görevlisi, 73 okutman, 171 araştırma görevlisi ve 19 uzman görev yapmaktaydı. Toplam 940 akademik personel, bin 232 idari personel ve 13 bin 202 öğrenci bulunmaktaydı.

Döneminde ülkenin ekonomik şartları nedeniyle yeni fakülte veya yüksekokullar açılamadı ancak fakültelere yeni bölümler kazandırılarak hem öğrenci hem de öğretim elemanı sayısı artırıldı. Hatta bu dönemde Türkiye’de emsali bulunmayan Mekatronik Mühendisliği lisans bölümü kuruldu. Fırat Üniversitesi Hastanesi yeni binasına taşınarak halka daha iyi bir şekilde hizmet vermeye başladı.

FÜNAF destekli projelerle bilimsel yayın sayıları arttı; İspanya ve Hollanda’daki araştırma kurumlarının değerlendirmeleri sonucu Türkiye’deki 51 devlet Üniversitesi arasında Fırat Üniversitesi 12. sırada yer aldı. Projeler vasıtasıyla üniversiteye alınan makine ve teçhizatlar da daha sonraki çalışmalarla kullanılmak üzere atölye ve laboratuvarlara kuruldu.

Prof. Dr. Bingöl döneminde Fırat Havzası Gazeteciler Cemiyeti, Elazığ Valiliği ve Üniversite iş birliğiyle ilk ekonomik kurultay gerçekleştirildi. Kurultayın önemli yükünü alan üniversite sayesinde dönemin ekonomik krizine rağmen verimli sonuçlar alındı. Kurultay esnasında Elazığ’da ilk kez ekonomi fuarı açıldı.

2004-2008: Prof. Dr. Mehmet Hamdi Muz
Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Hamdi Muz, Ağustos 2004’te dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in kararnamesiyle rektör olarak atandı. Döneminin başlangıcında üniversitede 154 profesör, 103 doçent, 319 yardımcı doçent, 150 öğretim görevlisi, 77 okutman, 681 araştırma görevlisi ve 38 uzman mevcuttu. Toplamda bin 522 akademik personelin yanında bin 122 idari personel ve 16 bin 202 öğrenci bulunmaktaydı.

Döneminde birçok yeni bölümün açılmasına öncülük eden Prof. Dr. Muz, öğretim elemanı sorununu gidermek için Orta Doğu Teknik Üniversitesi ile ÜYP Projesi, Ankara Üniversitesi ile de Bilim İnsanı Yetiştirme Projesi’ni gerçekleştirdi. Doktora programlarının açılması için Cumhuriyet Üniversitesi ve İnönü Üniversitesi ile iş birliği yaptı. Uluslararası İlişkiler Ofisi’ni de açan Muz’un amacı Avrupa üniversiteleriyle iş birliği sağlamaktı. İlk yabancı öğrenci kabulü bu dönemde gerçekleşti.

Türkiye’de hipodromu olan 8 ilden birinin Elazığ olması ve bu potansiyelin keşfedilmesinin ardından Prof. Dr. Muz, at antrenörlüğü ve at yetiştiriciliği bölümlerini Sivrice Meslek Yüksekokulu bünyesine kurdu. Buraya Malatya’da bulunan Sultan Süleyman Harası’ndan 17 tane at getirtti.

Bu dönemde İletişim Fakültesinin eksik olan programlarına yeterli öğretim elemanı atanarak eğitim-öğretim kalitesi artırıldı. Pratikte deneyimli olan fakültenin uygulama birimi olan Fırat TV stüdyolarının yanına bir de radyo stüdyosu kuruldu. Radyo Fırat kısa sürede bölge halkının dinlediği bir radyo oldu.

Üniversite Sanayi Merkez Müdürlüğü iş birliği için bir fiziki alan ayırarak Patent Ofisi açılmasını sağlayan Muz, ilk Kariyer Günleri’nin gerçekleşmesine de vesile oldu. Hastane, mühendislik birimleri gibi birçok kuruluşa yeni ekipmanlar sağlayarak halkın hizmetine sundu.

2008-2012: Prof. Dr. Ahmet Feyzi Bingöl
Fırat Üniversitesi’nde 2008 yılında Prof. Dr. Feyzi Bingöl yeniden rektör olarak seçildi. Bingöl göreve yeniden başladığı tarihlerde öğretim üyesi sayısının bölgedeki yeni üniversiteler nedeniyle azaldığını fark etti. O dönemde 190 profesör, 139 doçent, 354 yardımcı doçent, 92 öğretim görevlisi, 66 okutman, 590 araştırma görevlisi ve 30 uzman olmak üzere toplam bin 461 akademik, bin 143 idari personel ve 21 bin 113 öğrenci mevcuttu.

Bu dönemde kapatılan Fen-Edebiyat Fakültesi yerine Fen Fakültesi ve İnsani ve Sosyal Bilimler Fakültesi açıldı. İnsani ve Sosyal Bilimler Fakültesi bünyesinde de Batı Dilleri ve Edebiyatı Bölümü, Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü açıldı. Teknik Eğitim Fakültesi kapatılarak bunun yerine aynı fiziki mekân içerisinde Teknoloji Fakültesi bünyesinde 10 yeni bölüm ile kuruldu. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ve bünyesinde dokuz yeni bölüm, Mimarlık Fakültesi ve bünyesinde beş yeni bölüm, Mühendislik Fakültesi içerisinde ise altı yeni bölüm kuruldu. Ayrıca Yabancı Diller Yüksekokulu, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Baskil Meslek Yüksekokulu ve Karakoçan Meslek Yüksekokulu eğitim faaliyetlerine başladı. Ayrıca diğer fakülte, yüksekokul ve meslek yüksekokullarında toplam 18 yeni bölüm açıldı. Çevre illerde yeni üniversitelerin açılması ile bir müddet düşen öğrenci sayısı, yeni açılan ve yaklaşık 30’u bulan yeni bölümler sayesinde yeniden artışa geçti.

Üniversitenin Araştırma Fonu FÜ-BAP’taki altyapı ve doktora tez projeleri desteklendi ve proje sayıları artırıldı. Tekno-Girişim ve San-Tez hibe projelerinden son sınıf öğrencileri ve araştırmacılarının yararlanması için önemli çalışmalar yürütüldü. Projelerin hazırlığı konusunda öğrenci ve araştırmacılara eğitim seminerleri düzenlendi. Araştırmalar, 2007’de kurulan ancak 2009’da faaliyete geçen Fırat Tekno-Kent bünyesinde gerçekleştirildi.

ABD’deki bir üniversite ile çift diploma antlaşması yapan Bingöl, Yazılım Mühendisliği ve Türkiye’de hiçbir üniversitede olmayan Adli Bilim Sistemlerinin kurulması için çeşitli gayretler gösterdi.

Kongre merkezi yapımının yanı sıra lojman tadilatı, çevre düzenlemesi gibi çalışmalar yapan Bingöl, bugün hala hizmet vermekte olan Kültür Park’ın açılışını gerçekleştirdi ve hem öğrenciler hem personel için güzel bir sosyal yaşam alanı yarattı.

2012-2020: Prof. Dr. Kutbeddin Demirdağ
Enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji alanında uzman olan hekim Prof. Dr. Kutbeddin Demirdağ, 1965 yılında doğdu. 14 Haziran 2012’de gerçekleştirilen seçimlerin ardından Fırat Üniversitesi rektörlüğüne atandı. Göreve geldiği andan itibaren ilk hedefi Fırat Üniversitesi’ni bir dünya üniversitesi haline getirmekti.

Döneminde yabancı uyruklu öğrenci sayısının artırılmasına vesile olan Prof. Dr. Demirdağ, toplamda 28 bin 614 öğrenci ile çalışmalarına başladı. Diğer ülkelerle etkileşime önem veren Demirdağ döneminde bir ilk gerçekleşti: Fırat Üniversitesi Erasmus Öğrenci Ağı ESN FIRAT, Erasmus Student Network tarafından ayın şubesi seçildi. O dönemde Erasmus Programı kapsamında Fırat Üniversitesi tüm üniversiteler içinde Personel Eğitim Alma Hareketliliği’nde 6. sırada, Personel Ders Verme Hareketliliği’nde ise 8. sırada yer aldı.

Döneminde Biyomühendislik Bölümü, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Sağlık Hizmetleri ve Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokullarının yeni hizmet binaları açıldı. Diğer hedefler arasında ise kütüphane ve Havacılık ve Akıllı Taşıt Bilimleri Yüksekokulu, Diş Hekimliği Fakültesi açmaktı. Yenilikleriyle ön plana çıkmak isteyen Demirdağ döneminde, ilk kez değerlendirilen Üniversitelerarası Yenilikçilik Endeksi’nde Fırat Üniversitesi 29 puanla listede yerini aldı. 2013 yılına gelindiğinde Fırat Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi açıldı.

Üniversite-sanayi iş birliğine önem veren Demirdağ’ın döneminde Bilim Sanayi Teknoloji Bakanlığı, TÜBİTAK ve KOSGEB gibi kurumlarla konsensüs sağlandı ve gerçekleştirilen panellerle iş birliği sağlanmıştır. İş birliğinin desteklenmesi için dönem dönem personele eğitimler verildi. Fırat Üniversitesi tarafından Elazığ Organize Sanayi Bölgesi’nde “Üniversite-Sanayi Koordinasyon Birimi” açıldı ve iş birliği protokollerine imza atıldı. Bu dönemde gerçekleştirilen 1. Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Zirvesi’nde Fırat Teknokent 5. oldu. Teknokent’te ilk yerli led ampul olmak üzere birçok yeni teknolojinin üretimi gerçekleştirildi. Ekonomik kalkınma hedeflerinin bir başka emaresi olarak Türkiye’de sayılı olan üniversite mağazalarından biri olan Fırat Mağazası açıldı.

Demirdağ döneminde Fırat Üniversitesi Hastanesinde birçok ilk gerçekleşti. İlk kornea, böbrek, karaciğer nakilleri yapıldı. Kanser Tedavi Merkezi yenilenerek ayakta kemoterapi ünitesi açıldı; ayrıca kanser hastaları için sıcak kemoterapi uygulaması başlatıldı. Öğretim üyesi konusunda noksanlık yaşayan hastaneye yeni atamalar da yapılarak hastanenin daha verimli bir şekilde hizmet vermesi sağlandı.

Spor alanına da önem veren Prof. Dr. Demirdağ döneminde futsal, voleybol, futbol, bilek güreşi, dağcılık, hentbol gibi birçok alanda başarılar ve Türkiye dereceleri elde edildi. At yarışı alanında Fırat Üniversitesi Kupası koşusu gerçekleştirildi. Fırat Üniversitesi Çok Amaçlı Spor Salonu da bu dönem tamamlandı.

Teknoloji alanı için de birçok yenilik gerçekleştirildi. O dönemde Türkiye’de sadece iki tane bulunan Mekatronik Robotik Endüstriyel Otomasyon Laboratuvarı’nın üçüncüsü Fırat Üniversitesi’ne açıldı. HARPUT Mobil ve FORS ismi verilen elektrikli araçlar üretildi.

Öğrencilerin sosyal yaşantısı için de çok kısa süre içinde 80’i aşkın tiyatro, sinema, konserleri barındıran sanat etkinlikleri yapıldı. İlk kez öğrencilere kampüs içi Wi-Fi hizmeti ve e-posta hizmeti verilmeye başlandı.

Üniversite ve şehir entegrasyonuna önem veren Prof. Dr. Demirdağ döneminde 13 Mart 2013 tarihinde verilen YÖK kararıyla Harput Uygulama ve Araştırma Merkezi kuruldu. Merkezin amacı kadim Harput ile ilgili araştırmalar yapmak, hafıza oluşturmak ve sürekliliği sağlamaktı. 1998’den 2013’e kadar Harput çalışmaları durmuştu; fakat Demirdağ döneminde Harput’a önem verilerek “Geçmişten Geleceğe Harput” Sempozyumu düzenlendi.

2020 – Halen Prof. Dr. Fahrettin Göktaş
1963 yılında Erzurum’da doğan Prof. Dr. Fahrettin Göktaş, 2020 yılında devraldığı rektörlük görevini halen başarıyla sürdürmektedir. Prof. Dr. Göktaş’ın döneminde Fırat Üniversitesi hem ulusal hem uluslararası akademik camiaya adını altın harflerle yazdırdı. Avrupa Ödülleri’nde “Yılın En İyi Rektörü” seçilen ve Prag’da “Bilime Katkı Ödülü” alan Prof. Dr. Göktaş döneminde Fırat Üniversitesi büyük bir başarıya imza atarak “Araştırma Üniversitesi” unvanını aldı.

Fırat Üniversitesi, Prof. Dr. Göktaş döneminde dünyada adını duyurmaya devam ediyor. Bu dönemde Shanghai Ranking Dünya Üniversiteler Akademik Alan Sıralamaları, URAP sıralamaları, Girişimci ve Yenilikçi Üniversite Endeksi, Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları Listesi gibi üniversitelerin kalite düzeylerini analiz eden araştırmalarda Fırat Üniversitesi üst sıralarda yer aldı. Dünyada yedi alanda ilk bine giren üniversite, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki üniversiteler arasında yenilikçilik ve girişimcilik konusunda birinci oldu. “Avrupa Birliği KA130 Projeleri” kapsamında akredite edilen 9 üniversiteden biri olan Fırat Üniversitesi, Prof. Dr. Göktaş döneminde YÖK ve YÖKAK tarafından akredite edildi. Aynı zamanda Yükseköğretimde Kapasite Geliştirme Programı kapsamında Türkiye’de koordinatör olmaya hak kazanan üç üniversiteden biri oldu.

Prof. Dr. Fahrettin Göktaş, öğrencilerin ve akademik personelin eğitim bazında gelişimine oldukça önem veriyor. Özellikle bilimsel projeler ve araştırmalar için öğrencileri ve personeli teşvik ediyor. Döneminde birçok TÜBİTAK 1001 projesi kabul alırken; TÜBİTAK 2209 öğrenci projeleri kabulünde de Fırat Üniversitesi Türkiye birincisi oldu. Aynı zamanda başka TÜBİTAK projelerinde bölge birincilikleri elde edildi. Tıp, fizik, kimya gibi farklı alanlarda yapılan birçok farklı projede dereceler kazandı.

Projeler ve araştırmalar her geçen yıl artarken, teknolojik yeniliklerin adresi de Fırat Üniversitesi oldu. Fırat Üniversitesi’nde Prof. Dr. Göktaş döneminde yerli solar simülatör cihazı, enkaz altı arama kurtarma robotu, OLED ışık yayan analizör, organik malzeme kaplama cihazı Spin Coater, elektrikli araç gibi birçok inovatif ürün üretildi. Bu azim ve başarı TEKNOFEST’e de yansıdı ve Fırat Üniversitesi Türkiye’nin en büyük teknoloji festivalinde birçok derece kazandı.

Prof. Dr. Göktaş döneminde Türk Patent Kurumu, Avrupa Ödülleri, edebiyat ödülleri, TRT ve Aydın Doğan Genç İletişimciler Yarışmaları gibi birçok kuruldan ödül alan Fırat Üniversitesi, sahip olduğu kampüs olanaklarıyla da adını duyurdu. 2019 yılında Çevre Özel Ödülü’ne layık görülen Fırat Üniversitesi Türkiye’nin en yeşil kampüslerinden biri oldu. Üniversitelerde engelsiz bir ekosistemin oluşturulmasını teşvik etmek amacıyla gerçekleştirilen 2024 Yılı YÖK Engelsiz Üniversite Bayrak Ödülleri kapsamında; Fırat Üniversitesi Eğitim Fakültesi ve Teknik Bilimler MYO Müdürlüğü turuncu bayrak ile ödüllendirildi. Aynı zamanda Fırat Üniversitesi Güvenli Kampüs ve Sıfır Atık belgelerini de almaya hak kazandı.

Prof. Dr. Göktaş döneminde Uluslararası Sağlık Turizmi Yetki Belgesi’ni almaya hak kazanan Fırat Üniversitesi, hastanesiyle de bölge devi olmaya ve yeniliklerle adından söz ettirmeye devam ediyor. Hastanede ilk kez 4-7 yaş arası iki çocuk hastaya yapılan katater anjiyografi başarılı bir şekilde gerçekleştirildi. 45. Türk Ulusal Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Kongresi’nde, Fırat Üniversitesi önemli bir başarıya daha imza attı: “Dil skuamöz kanser hücre kültürlerinde erastinin radyosensitivite üzerine etkisi” başlıklı çalışmalarıyla kongreye katılan Fırat Üniversitesi ekibi, “Deneysel Baş-Boyun Cerrahisi” alanında birincilik ödülüne layık görüldü.

Spor alanında da Prof. Dr. Göktaş döneminde birçok başarı elde edildi. Üniversiteler Arası Dünya Boks Şampiyonası’nda dünya birinciliği gelirken futbol, voleybol, boks, bilek güreşi, muaythai gibi birçok alanda altın, gümüş ve bronz madalyalar kazanıldı. FÜ, Türkiye üniversitelerarası e-spor turnuvasında büyük başarı gösterdi. Fakülteler arası spor turnuvaları için öğrenciler teşvik edildi. Kültür sanat etkinlikleri de Göktaş döneminde sürmeye devam ediyor. Her yıl konser, gezi, tiyatro, sergi gibi etkinliklerin düzenlendiği Fırat Üniversitesinde İletişim Fakültesi tarihinde ilk kez İletişim Müzesi açıldı.

Prof. Dr. Göktaş döneminde üniversite ve şehir entegrasyonuna önem verilmeye devam edildi. Belediye, valilik, bakanlıklar, sivil toplum kuruluşları ve diğer üniversiteler gibi birçok payda ile iş birliğine gidildi. Araştırmalar ve gelişmelerle adından söz ettiren ve bölgesinde öncü olan Fırat Üniversitesi, kontenjan doluluk oranıyla da en çok tercih edilen üniversitelerden biri oldu.

 

Fotoğraflar: Öğr. Gör. Recep Bağcı’nın arşivinden alınmıştır