Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayip Erdoğan beyefendinin tensipleriyle, 1982 yılında öğrenci olarak başladığım ve tam 30 yıl görev yaptığım üniversiteme, yuvama rektör olarak atanmaktan gurur ve onur duyuyorum. Bu nedenle beni göreve layık gören Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayip Erdoğan’a ve YÖK Başkanımız M.A. Yekta Saraç’a şükranlarımı arz ediyorum.
Fırat Üniversitesi Yıldız Teknik Üniversitesine bağlı Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi ile Ankara Üniversitesine bağlı Veteriner Fakültesinin de dâhil edilmesiyle 11 Nisan 1975 yılında kurulmuş köklü bir devlet üniversitemizdir. Başta bu üniversitesinin kurucu rektörü olan Mustafa Temizer hocamıza Rabbimden rahmet diliyorum. Ayrıca bugüne kadar üniversitemizde rektör olarak görev yapan; Arif Çağlar hocamıza, Eyüp Günay İspir hocamıza, Ahmet Feyzi Bingöl hocamıza, Mehmet Hamdi Muz hocamıza ve son rektörümüz Kutbeddin Demirdağ hocamıza teşekkürlerimi arz ediyorum.
Üniversitemiz birçok alanda Türkiye’de ve Dünya’da ilk sıralarda yer alıyorsa, 8 öğretim üyemiz dünyanın en etkin bilim insanları listesinde yer alıyorsa şüphesiz bu rektörlerimizin gayretleri ve hizmetleri sayesinde olmuştur.
Üniversitelerin 2547 sayılı kanunda belirlenmiş 3 temel görevi vardır. Bunlar yükseköğretim düzeyinde eğitim öğretim faaliyetlerini sürdürmek, bilimsel araştırma faaliyetlerini sürdürmek ve toplumu doğru, objektif ve bilimsel bilgilerle aydınlatmaktır. Üniversiteler bu görevlerini aslı unsurları olan akademik ve idari personeli ile yürütmektedir.
Unutmayalım ki bugün gurur duyduğumuz İHA ve SİHA‘ları, milli helikopterimizi, yerli füzelerimizi ve milli gemilerimizi üreterek, Pardus, Ahtapot, Engerek ve Lider-Ahenk gibi birçok milli yazılımlarımızı geliştirerek adeta bütün dünyaya ders veren gençlerimiz bu akademisyenler tarafından yetiştirilmektedir
Bu nedenle geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin çağın bilgi ve becerileriyle donanmış, evrensel değerler ile milli ve manevi kültürü benimsemiş olarak yetişmelerini sağlamak ve akademisyenlerin günlük tartışma ve çekişmelerin dışına çıkarak eğitim-öğretim faaliyetleri ile bilimsel araştırma faaliyetlerinin huzurlu ve takım ruhuyla yürütmelerini sağlamak rektörün başlıca görevlerindendir.
Şüphesiz ihlasla yola çıktığımız bu önemli görevi yerine getirirken rektör olarak şahsımın akademik ve idari personelimiz ile öğrencilerimizin bütün Elazığlı hemşerilerimin desteğine ve dualarına ihtiyacı olacaktır. Lütfen bu kutlu görevi yerine getirirken bizlere moral ve motivasyon veriniz, dualarınızı eksik etmeyiniz.
Görevimi yerine getirirken Ahmet Feyzi Bingöl hocam, Mehmet Hamdi Muz hocam ve sayın rektörüm ve kardeşim Kutbeddin Demirdağ hocamın her zaman bilgi ve tecrübelerinden istifade edeceğim. Özellikle bir rektör olarak üniversite personelimizi ve öğrencilerimizi önemseyen, görevlendirme, atama ve yükseltmelerde ve özlük hakları konusunda hakkaniyet ve liyakat kuralları içerisinde işleyen, kolaylaştıran ve ötekileştirmeyen bir yönetim sistemi geliştirmek en büyük arzumdur. Esasen üniversiteler evrensel kurumlardır. Üniversiteyi dar bir alana hapsetmek hem üniversiteye hem de bulunduğu şehre zarar vermektir.
Bu nedenle üniversitemizi faydasız tartışmaların odağından çıkarıp bilimsel ve evrensel normlar çerçevesinde ülkemiz ve bütün insanlık için faydalı bilim üreten bir kurum haline getirmek hepimizin görevidir.
Rektör olarak şahsım ve bütün çalışma arkadaşlarım bu görevi yerine getirirken Sayın Valimizin, Milletvekillerimizin ve Belediye Başkanımızın desteklerine her zaman ihtiyacı olacaktır. İnanıyorum ki Sayın Valimiz, Milletvekillerimiz, Belediye Başkanımız, il yöneticilerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız, görsel ve yazılı basınımız ile Elazığ halkı bizlerden yardım, destek ve dualarını esirgemeyeceklerdir.
Tekrar Prof. Dr. Kutbeddin Demirdağ hocamıza ve bütün çalışma ekibine üniversitemize yaptıkları hizmetten dolayı şahsım, bütün üniversite personelim ve öğrencilerimiz adına teşekkür eder, şahıslarına ve kıymetli aile fertlerine sağlık ve afiyetler dilerim.
Kaynak: Rektörlük Basın ve Halkla İlişkiler