Haber ve Fotoğraf: Gülcan Demir
Mardin’in taş işçiliğiyle ünlü evlerinde, mabetlerinde, kapılarında, köprülerinde tarihin sesi duyulur, dokusu hissedilir. Taş işçiliğine gönül veren, mesleğini asıl ustalar olan Süryanilerden öğrenen 30 yaşındaki Aydın Nas, “Taş insanlık tarihinden daha eski bir malzeme. Mardin evlerinin de en önemli özelliği taş işçiliği ile inşa edilmiş olması.” diyor ve mesleğin sonuna gelindiğini şu ifadelerle anlatıyor: “Günümüzde artık makineler çıktı. Eski ustalar yok artık. Sadece duvar montede usta bulabiliyoruz. Şimdi artık el işçiliği öldü.”
Mardin’in Midyat ilçesinde toz, emek ve işçilik kokan bir mahalleye giriyoruz. Burası taşın bin bir emekle işlendiği bir yer. Gözümüze kaçan tozları sildikten sonra gencecik bir taş ustasıyla karşılaşıyoruz. 30 yaşında olduğunu öğrendiğimiz Aydın Nas, 12 yıldır bu mesleği icra ediyor.
Geldiğimizi gören ve Anadolu misafirperverliği kültürünün hamuruyla yoğurulduğu belli olan Usta Nas, sıcakkanlı bir şekilde bizi karşılıyor. Kısa bir sohbetin ardından taş işçiliği kariyerine odaklanmak istiyoruz ve Usta Nas başlıyor anlatmaya…
“Mardin’in çok kültürlü yapısına hizmet etmeye devam ediyoruz”
Mardinli Usta Aydın Nas, 1992 yılında doğmuş. Süryanilerden öğrendiği taş işçiliği mesleğine 2010 yılında başlamış. Taşın tarihinin insanlığın varoluşundan önce olduğunu belirterek sözlerine başlayan Usta Nas, “Bu meslek ailemin bana mirası, Süryanilerden öğrendik. Bu meslek sayesinde iki kültür birleşti ve biz de bu sayede Mardin’in çok kültürlü yapısına hizmet etmeye devam ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Usta Nas gururla mesleğini anlatırken bir müşterinin gelmesiyle sözlerine ara veriyor. En güzel motiflerle işlediği taşları anlatırken sanki bir şiir dökülüyor ağzından. Sohbetimizin yarıda kalmasından dolayı mahcup bir halde geri dönen Usta Nas, mesleğini anlatmaya devam ediyor:
“Taş insanlık tarihinden daha eski bir malzeme. Mardin evlerinin de en önemli özelliği taş işçiliği ile inşa edilmiş olması. Günümüzde artık makineler çıktı. Eski ustalar yok artık. Sadece duvar montede usta bulabiliyoruz. Şimdi artık el işçiliği öldü.
Mardin evlerinde kullanılan taşlara ‘tırabzan taşı’ diyoruz. Evlerin kapı, pencere, sütun, kemer gibi kısımlarını değişik motiflerle süslüyoruz. Mardin’de bu işçilik biçimi konaklarda ve resmi kurumlarda da kullanılıyor. Fakat maalesef el işçiliği son demlerini yaşıyor, eleman yetiştiremiyoruz.”
Mardin başta olmak üzere Malatya, Şanlıurfa, Nevşehir, İstanbul gibi birçok şehirde eserleri bulunan Usta Nas, bu işçiliğin üretim sürecinin zorlu olduğundan bahsediyor: “Minyatür gibi ince detayları olan çalışmalar uzun sürebiliyor. Aslında üzerinde çalışacağım motife göre de zaman değişiyor. Şu ana kadar yaptığım çalışmalar arasında Meryem Ana Kilisesi’nin minyatürü ve Malatya’daki ‘Saat Kulesi’ eserim çok ilgi gördü. İnsanlar üretim sürecini ve emeğini merakla soruyorlar.”
Mesleğin devamlılığının olmasını ve bu kültürün yaşaması gerekliliğini vurgulayan Usta Nas, bekleyen siparişleri nedeniyle bizden özür dileyerek, sohbetimizi sonlandırıyor…