Karadeniz halkının geçim kaynağı fındığın tarihçesi

0
319

Haber ve Fotoğraf: Halil Katar

Antik çağdan bugüne gelen ve ülkemizin en önemli kaynaklarından olan fındık, tarihiyle de dikkat çeken ürün olarak varlığını sürdürüyor.

Doğu Karadeniz bölgesinin en önemli kaynaklarından olan fındık, 1937 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla koruma altına alındı ve fındık için birlikler kuruldu. Kosuk olarak bilinen çerezlik ve yağ üretiminin ham maddesi olan fındık, uluslararası ticarette de önemli bir konumda bulunuyor.

Fındık terminolojik olarak antik dönemde “Pont Exinus” isminden türetilen “Pontik” sözcüğüne dayanıyor. Fındık üretimi özellikle Türk kültüründe daha fazladır; çünkü Orta Asya Türklerinden bugüne değin üretimi sürmektedir. Asıl ana vatanı belli olmayan fındığın mezolitik dönemde kullanıldığı belirlenmiştir. Çin kaynaklı belgelerde milattan önce tanrının insanlığa armağan ettiği beş kutsal meyveden biri sayıldığı yazmaktadır.

Fındığın uluslararası ticaret malı olarak satışını gösteren ilk yazılı belge 1403 yılında İspanya Kralı III. Henri ile yapılmıştır. Ayrıca Fransa ile 1737 yılında I. Mahmut döneminde imzalanan ticaret antlaşması ile Avrupa’ya satılacak ürünler arasında yer almaya başladığı görülmektedir. Daha sonra 1872’de Rusya, 1792’de Romanya, 1875’te Belçika, 1906’da Sırbistan, 1907’de Almanya, 1909’da Marsilya ile yapılan antlaşmalarla Türklerin ihracatı artmıştır.

Türkiye’de ilk etapta Ordu ve Giresun fındık üretiminin başkenti olarak bilinirken 1925 yılında 407 sayılı yasa ile fındık üretim ili olarak Rize seçildi. 1936’da da Giresun’da ilk fındık istasyonu kuruldu. 1 Kasım 1937 yılında TBMM’de yapılan açılış konuşmasında Mustafa Kemal Atatürk, “Önümüzdeki yıl içinde, fındık başta olmak üzere diğer belli başlı ürünlerimizi de ilgilendiren birlikler kurulmalıdır” dedi. 1928 yılında alınan karar ile Giresun’da yer alan Fındık Tarım Satış Kooperatifleri Birliği (FİSKOBİRLİK) kuruldu. Geçmiş yıllardan beri devam eden fındık ihracatını karşılayan Ordu ve Giresun illerinden dünyaya yüzde 70 oranında satış yapılırken; mısır, tahıl gibi ürünlerin de FİSKOBİRLİK tarafından satışı yapılıyor.