Malatya’da Dünya Kadınlar Günü’ne özel müzikal: “Nalınlar”

0
215

Dünya Kadınlar Günü yurdun çeşitli yerlerinde gerçekleştirilen çeşitli etkinliklerle kutlandı. Bu kapsamda, Malatya Sahne Sanatları Merkezi Derneği, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde, edebiyata yalın şiirlerle ve güçlü Sabahattin Ali etkileri taşıyan hikâyelerle girmiş, giderek özgün bir soluk oluşturmuş, usta bir Türk edebiyatçısı olan Necati Cumali’nin ünlü oyunu ‘Nalınlar’ ile sahne aldı. Sahneye taşınan müzikalin oyuncu kadrosunda Ömer Konakçı, Defne Çoban, Ece Çelebi, Yusuf Çalık, Mehmet Aladağ, Ayfer Kölük ve Mehmet Karaköse yer aldı. Fırat Haber olarak bu etkinlikler kapsamında yer alan Yönetmen Ömer Konakçı ile röportaj gerçekleştirdik.

Sizi biraz tanımak isteriz, kimdir Ömer Konakçı?

1983 Malatya doğumluyum. Malatya’da yaklaşık 11 yıldır tiyatroyla ilgileniyorum. 10 yıl önce kurduğumuz Malatya Sahne Sanatları Merkezi çatısı altında, Malatya’da birçok tiyatro etkinliği yaptık. Oyunlar sergiledik. O, oyunların çoğunu kaleme aldım, yazdım ve yönetmenlik yaptım. Aynı zamanda da oyunculuk yaptım. Malatya’da neredeyse tiyatroyla ilgili ilkleri gerçekleştirdik diyebilirim.

Bizlere biraz bu süreçten bahsedebilir misiniz?

Anadolu Sanat Tiyatrosu’nda tiyatroya başladım. İlk oyunum Necip Fazıl Kısakürek’in ‘Reis Bey’ oyunuydu. Daha sonrasında Anadolu Sanat Tiyatrosu’ndan ayrılarak,

Malatya Sahne Sanatları Merkezi’ni kurdum. Kurucu dernek başkanı olarak Malatya Sahne Sanatları Merkezi Derneği (MSSM) çatısı altında birçok başarıya imza attık, oyunlar sergiledik.  Malatya’nın ilk ve tek, hatta bölgenin ilk açık hava tiyatrosunu açtık. Binlerce seyirciye ulaştık, yüzlerce oyun oynadık.

Yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?

Malatya’da yapmış olduğumuz çalışmalar, gerek tiyatro ve sanatseverlerin, gerekse yerel yöneticilerin dikkatini çekti. Bizim bir oyunumuzu izleyen Halk Eğitim Merkezi Müdürü daha sonrasında gelip bana Halk Eğitim Merkezi bünyesinde tiyatro yapmak ister misin? diye sordu ve ben çok mutlu oldum. Teklifi kabul ettim. Böylece halk eğitim çatısı altında dört yıl boyunca çalıştım. Bu süreç içerisinde gençlik merkezinde tiyatro kursu açtık. Gençlerimizi tiyatroya yönlendirmeye ve tiyatroyu sevdirmeye çalıştık. Halk Eğitim Merkezi’nde yapmış olduğumuz çalışmalarda, bize verilen fırsatı en iyi şekilde değerlendirdik.

Halk Eğitim Merkezi’nin tiyatro yapmak isteyen gençlere faydası neler oldu?

Beraber yol aldığımız arkadaşlara istihdam açması konusunda Halk Eğitim Merkezi gerçekten bize inanılmaz bir fırsat tanıdı. Bu açıdan Eski Halk Eğitim Merkezi Müdürü Veysel Güler’e çok teşekkür ederiz. Çünkü ekibimizde birçok arkadaşımız okullara giderek oralarda tiyatroyu anlattılar; okullarda tiyatro oynamaya çalıştılar. Biz giderek büyüdük. Ardından, Yeşilyurt Eski Büyükşehir Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat, belediye çatısı altında olmamızı teklif etti. Orada çalışmalarımıza devam ettik. Birçok arkadaşımız sinemada oynadı. Şu an, bazı arkadaşlarımız yönetmenlik yapıyor. Ben de dört tane sinema filminde oynadım; birinde sanat yönetmenliği yaptım. Başrolde de oynadım.

Müzikal oyununuzu 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde sahnelediniz. Neler söylemek istersiniz?

Oyunun hazırlık aşaması bizi gerçekten çok yordu. Oyuna uzun bir sürede hazırlandık. Oyun esnasında ve sonunda seyircimizden aldığımız olumlu tepkiler bu yorgunluğumuzun hepsini atmamızı sağladı. Çünkü gerçekten iyi bir dönüş aldık. Hem seyircilerimiz salonumuzu doldurdu hem de oyunumuzun enerjisi, seyirciyle iyi bir noktada buluştu. Çok verimli bir oyun oldu. Bu müzikal oyunumuzu çevre illerde ve ilçelerimizde de oynamayı düşünüyoruz.

“Tiyatro, sanatların sanatıdır”

 Peki, tiyatroyu nasıl tanımlarsınız?

Şunun farkındayız ki her işin zorlukları var. Gerçekten dünyanın hiçbir işi kolay değil; ama tiyatronun bambaşka zorluğu var. Disiplin, fedakârlık ve özveri gerektiren bir meslek. Dışarıdan bakıldığında insanlar eğlenceli olarak görebiliyor ancak durum tam olarak böyle değil. İşin içine girdiğinizde ya da bir oyun çıkarttığınızda bunu anlayabiliyorsunuz. Yani üstadların da dediği gibi; “Sanatların sanatıdır, tiyatro.” Tiyatroda her oyun, bir aydınlanma şöleni. Biz bu aydınlanma şölenini, bu meşaleyi en iyi şekilde taşımaya devam ediyoruz. Güzel hayallerimiz var. Sinema ile ilgili de düşüncelerimiz var. Mesela, Malatya’da işin içinde ünlülerin de olacağı bir sinema filmi çekmeyi planlıyoruz. Bu mayıs ayı içerisinde de planımızı uygulamayı düşünüyoruz.

Haber: Şeyma Kürüm