Elazığ’da hem vejetaryen hem kasap hem de girişimci bir kadın

0
229

Haber: Şeval Yaşar

Fotoğraf: Gülcan Demir

Kariyer basamaklarını tırmanmak herkes için zordur; fakat bu mücadele kadınlar için daha da zor. Hem toplumsal hem de kültürel etmenler kadınların kariyer mücadelesinde belirli engeller yaratmakta. Bu engelleri aşmış isimlerden biri olan Mürvet Burhan, Elazığ’ın hatta Türkiye’nin ilk ve tek vejetaryen kadın kasabı olarak mesleğini layıkıyla icra ediyor.

Mustafa Kemal Atatürk’ün “Dünyada her şey kadının eseridir. Kadınlarımız eğer milletin gerçek anası olmak istiyorlarsa, erkeklerimizden çok daha aydın ve faziletli olmaya çalışmalıdırlar” düsturuyla hareket eden Mürvet Burhan, iş hayatındaki engelleri emeğiyle aşmış bir kadın. Elazığ’da ikamet eden 46 yaşındaki Burhan, kadın istihdamının olmadığı kasaplık mesleğini 5 yıldır icra ediyor. Kasaplığın yanında girişimcilikle de uğraşan Burhan, kasap olmasına rağmen vejetaryen olmayı tercih etmiş. Eşinin 25 yıllık mesleğine dâhil olup kendi açtıkları dükkânda kasaplık yaparak aile bütçesine katkı sağlıyor.

Biz de birçok kadına emsal teşkil etmesi isteğiyle Fırat Haber ekibi olarak Mürvet Burhan ile buluştuk. 3 çocuk annesi olan Burhan, bizi büyük bir içtenlikle karşıladı. Onun mesleki bağlamdaki el becerisi bizi oldukça şaşırttı ve mesleğe dair sorduğumuz soruya, “Kolay iş yoktur, zaten güzel olan da bu. Bir insan severek ve isteyerek bir işe gönül veriyorsa zorluğu da aşıyor. Vejetaryendim ve bazen eldivensiz etlere dokunmak bile benim için zor oluyordu ama bir şeyleri de öğrenmek istiyordum. Bu yüzden karşılaştığım bu zorluğun üstesinden geldim” dedi.

“Erkek veya kadın işi diye bir şey yoktur. Ben bir kadın girişimciyim”

Bu mesleğe nasıl başladığı ve hayatına neler kattığına değinen Burhan şunları belirtti: “Eşim bir et fabrikasında sucuk ve kasap reyonunda çalışıyordu. Çocuklar büyüdükten sonra ben de yanında işe girerek çalışmaya başladım. Eşimle beraber fabrikada sucuk ve et paketleme üzerine çalışıyorduk. Uzun süre çalıştık. Oradan ayrılmaya karar verdik. O işten ayrıldıktan sonra ‘Ne yapalım?’ diye düşünürken işletme açmaya karar verdik. Bir de ben kadın girişimciyim. KOSGEB girişimci belgem var. Başkasının yanında çalışmaktansa kendi dükkânımızı açmaya karar verdik. Dükkânımızı açtık. Eşim zaten kasaptı. Ona yardımcı olmaya başladım. Yani yeter ki öğrenmek isteyin. Erkek veya kadın işi diye bir şeyi yoktur. Sadece azimli ve iradeli olmak gerekli.”

“Bu süreçte çok zorlandım çünkü etlere dokunamıyordum. Aslında önümüze çıkan her engel bir fırsat yaratıyor”

Burhan, 2018 yılında kasap olan eşine yardımcı olmak için açtıkları dükkânda çalışmaya başladığında çok zorluklar yaşamış:

“Aslında kasaplık eşimin mesleğiydi ve ‘ben yemek kısmına bakarım’ diye düşünmüştüm. Fakat sonra bu mesleği ben de öğrenmek istedim; ‘kolumda bir altın bileziğim olsun’ dedim.
Merak da ediyordum ve bir şeyler öğrenmeye hevesliydim. Bu süreçte çok zorlandım çünkü etlere dokunamıyordum, kesemiyordum. İlk başlarda eşim dükkânda olmayınca müşterileri ben karşılarken zorlandım. ‘Gerçek zorlukla birlikte kolaylık da vardır’ şiarıyla bu engelleri aştım. Aslında önümüze çıkan her engel bir fırsatta yaratıyor.”

“Depremde dükkânı kapatıp insanlara yardıma koştuk”

Hem 24 Ocak 2020 Elazığ depremi hem de 6 Ocak 2023 depremlerini yaşayan Mürvet Burhan, iki depremden de fiziksel ve psikolojik olarak etkilendiklerini anlattı. Deprem süreçlerini anlatırken gözleri dolan Burhan, “Bende bir depremzedeyim. Evimiz ağır hasar aldı ama çok şükür, bir can kaybı yaşamadık. Ülkece çok zor süreçlerden geçtik. Binlerce insanımızı kaybettik. Yakın akrabalarımızdan, arkadaşlarımızdan, sevdiklerimizden haber alamadık. Depremin şokunu atlattıktan sonra dükkânı kapatıp enkaz altındaki insanlara bir nebzede olsa yardım edebiliriz diye düşünerek gittik. Çünkü mecburduk… Bizim bizden başka dostumuz yok. Biz bu depremle iyi günde kötü günde birbirine sımsıkı kenetlenen bir Türkiye olduğumuzu herkese gösterdik. Kızım da sağlık çalışanı onun nezdinde bu süreçte emek veren bütün sağlık çalışanları, kolluk kuvvetleri, arama kurtarma ekipleri ve madenci kardeşlerimizden Allah razı olsun” ifadelerini kullandı.

“Bir kadın istesin her işi yapar”

Deprem anısının yarattığı hüzünlü havayı bozmak adına konuyu değiştirerek kadın kasap olmanın zorluklarını soruyoruz. Dükkâna gelen müşterilerin karşılarında kadın kasap görünce önce bir şaşkınlık yaşadıklarını anlatan Burhan, “Valla dükkâna gelen müşteriler beni gördüklerinde bayağı şaşırıyorlar. Hatta ‘Kadından kasap mı olur?’ diye düşündüklerine de eminim. Çünkü toplumda kasaplık erkek işidir algısı var. Fakat bu şaşkınlık beni daha da motive ediyor. Müşterilerin kadın kasapla karşılaşması onların temizliğe dair güvenini de artıyormuş, öyle söylüyorlar. Hatta gelenler dükkânda beni göremeyince ‘Abla nerede? Bize eti o kessin, yemeği yapsın’ diyorlarmış. Mahallenin kasap ablası oldum. Müşteriler dükkânda eşimden çok beni ararlar” dedi.

Bir yandan özel hayat koşturması bir yandan annelik bir yandan da işletmecilik yapan Burhan, oldukça iyi tepkilerle karşılaştığını belirterek şöyle devam etti: “Burada kasap olarak çalışmaya başladığımda ailemden, çocuklarımdan ve sevdiklerimden çok güzel tepkiler aldım. Özellikle dükkâna gelen kadınlar ve kadın arkadaşlarım çok tebrik ettiler. Yani bir kadın istesin her işi yapar. İstek, azim, öğrenme arzusu varsa kadınlar her işin üstesinden gelir. Hangi koşullar ve hangi şartlarda olursa olsunlar. Bu koşulları da kendi şartlarına göre tanımlayıp başarıyı öyle elde etmek için harekete geçsinler. Yeter ki kendine güvensinler.”

“Girişimci kadınlara sesleniyorum: Korku insanı her zaman başarısızlığa götürür”

Mürvet Burhan’ın eşi: “Mesleği benden daha iyi icra ediyor”

“Kadınlar kesinlikle evde durmasınlar. Her işe atılsınlar. Girişimci kadınlara sesleniyorum: ‘Yapamam’ diye bir şey yok. Girişmek bir işi yapmanın yarısıdır. Ben böyle düşünüyorum. O yüzden korkmasınlar. Korku insanı her zaman başarısızlığa götürür”.

25 yıl farklı yerlerde kasaplık yapan Mürvet Burhan’ın eşi Selahattin Burhan, eşinin mesleği kendisinden daha iyi icra ettiğini belirtti: “Eşim bana kasap dükkânı açmamızı söyledi. İlk başta ben kendisine olumsuz bir tepki verdim. Daha sonra eşimin ısrarı üzerine kasap dükkânı açtık. Açtıktan sonra kendisine yardımcı oldum. Aslında bir kadının kasapta çalışmasına başlarda olumsuz bakıyordum. İşletmemizi kurduktan sonra işin içine girdik. Baktım ki eşim benden daha iyi çalışıyor hatta beni de geçiyor. Daha çok destek oldum. İş becerisi, müşteri ile ilgilenmesi, her şeyi benden daha iyi. Ben gurur duyuyorum kendisiyle, her zaman da destekliyorum.”