Yeşilay, dönemin Şeyhülislam’ı İbrahim Haydarizade’nin himayesinde, Dr. Mazhar Osman Uzman ve arkadaşları tarafından Sultan Vahdettin’in izniyle, 5 Mart 1920’de İstanbul’da Hilal-i Ahdar adıyla kurulmuştur. Yeşilay’ın kurulduğu 1-7 Mart tarihleri ülkemizde ‘Yeşilay Haftası’ olarak kutlanmaktadır. “Hilal-i Ahdar” ismi daha sonra “Yeşil Hilal” ve “Yeşilay” olarak değiştirilmiş, 1934 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhurbaşkanlığı, İsmet İnönü’nün Başbakanlığında, Bakanlar Kurulu kararıyla Yeşilay’a “kamuya yararlı dernek statüsü” verilmiştir. Kuruluşundan günümüze kadar olan süreçte bağımlılık türleri arttıkça Yeşilay’ın da tüzüğünde çalışma alanları çeşitlenmiştir.
Yeşilay Elazığ Şube Başkanı Tamer Kayaoğlu, Yeşilay’ın kuruluşunun 100’üncü yılı dolayısıyla gazetemize verdiği röportajda “Bizim başta en temel amacımız gençlere ve yetişkinlere sağlıklı bir yaşam alanı sunmaktır. Bu amacımıza ulaşmak için Elazığ ve Türkiye’deki rehber öğretmenlere eğitimler ve seminerler veriyoruz. Attığımız her adımı eğitim ve bilinçliliği esas alarak atıyoruz. Zararlı alışkanlıkların yanı sıra teknoloji bağımlılığıyla da mücadele ediyoruz.” dedi.
YEDAM’da gizlilik ve güven şartı
Yeşilay’a ait olan YEDAM (Yeşilay Danışmanlık Merkezi) bağımlılık konusunda kendisine başvuru yapan bireylerin kimliklerinin gizliliğini esas alarak aynı zamanda onların güvenini de kazanıyor. Şube Başkanı Tamer Kayaoğlu YEDAM’ın içeriği hakkında bilgiler verirken; şu detayları da aktardı: “YEDAM, kurumsaldır. Burada çalışan herkes işin eğitimini alarak uzman olan, kişilerdir. Araştırmalarımızın sonucunda bağımlılık yaşının on ikiye kadar düştüğünü tespit ettik. Bu yüzden iller ve ilçelerdeki hatta köy okullarında görev yapan rehber öğretmenlerimize de eğitim seminerleri düzenleyerek, seminerler düzenleyerek onları da zararlı alışkanlıklar ve teknoloji bağımlısı olan öğrenciye karşı davranış ve eğitimi konusunda bilinçlendiriyoruz. Aynı zamanda Elazığ Valiliği ve Emniyet Müdürlüğü’nden Narkotik Şube ile koordineli bir şekilde çalışıyoruz. Ayrıca Yeşilay Danışmanlık Merkezi’ne başvuru yapan kişilerin, kişisel bilgileri son derece gizli tutulmaktadır. Psikologlarımız ve danışmanlarımız, hastalarla birebir ilgilenerek tedavi ediyorlar. Yani bir hasta ile danışman arasında konuşulanlar başka bir yerde paylaşılmıyor. Bu nedenle YEDAM’da tedavi olan bireyler, kendilerini daha güvende hissediyor. Aileler de bu durumdan son derece mutluluk duyuyor. Büyük oranda başarılı dönüşler aldığımız bu çalışmalar bizi daha da güçlü kılıyor.”
Haber: Yurdagül Dürmüş
Fotoğraf: Berfin Güler